30 Temmuz 2023 Pazar
Odunpazarı Belediyesi ve Odunpazarı Kent Konseyi Kırsal Kalkınma Meclisi “Türkiye’de Et-Süt Krizi Ve Eskişehir’e Yansımaları” konulu bir çalıştay düzenledi.
Odunpazarı Belediyesi ve Odunpazarı Kent Konseyi, Türkiye’de Et-Süt Krizi ve Eskişehir’e Yanasımları Çalıştayı düzenledi. Odunpazarı Kent Konseyi Kırsal Kalkınma Meclisi tarafından gerçekleştirilen Türkiye’de Et-Süt Krizi ve Eskişehir’e Yansımaları Çalıştayı Aladdin Park’ta yapıldı. Bitkisel ve hayvansal üretim önündeki engeller ve sonuçlarının tartışıldığı çalıştayda, bu sorunların çözüm yolları da masaya yatırıldı.
Çalıştaya Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’un yanı sıra Eskişehir Tarım ve Orman İl Müdürlüğü Müdür Yardımcısı Kemal Çevik, Eskişehir Bilecik Veteriner Hekimler Odası Yönetim Kurulu Üyesi Veteriner Hekim Ali Sarı, Ziraat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Üyesi Ziraat Mühendisi Çiğdem Canbolat, Eskişehir Süt Üreticileri Birliği saymanı Gürkan Atlı, Ada Tarım A.Ş Genel Müdürü Veteriner Hekim Mehmet Demiral ile kırsal mahalle muhtarları ve çok sayıda üretici katıldı.
Çalıştayın moderatörlüğünü Odunpazarı Belediyesi Kırsal Hizmetler Müdürü Ziraat Mühendisi Mahmut İzzet Erol yaptı. 4 oturumda gerçekleşen çalıştayın ilk oturumuna Eskişehir’in üreticilerinden Veteriner Hekim Dr. Gürkan İlhan konuşmacı olarak katıldı. İkinci ve üçüncü oturumlarda soru cevap ile tüm katılımcıların düşünceleri alındı. Dördüncü oturumda ise çalıştayın sonuç bildirgesi hazırlandı.
Çalıştayda konuşan Başkan Kurt, kırsal alan, bitkisel ve hayvansal üretim konularında düşüncelerini paylaştı. Toprak Mahsulleri Ofisinin buğday taban fiyatının 9000 TL/ton olarak açıklamasına rağmen üreticiden alım yapmadığını belirten Başkan Kurt, bu nedenle üreticinin mahsulünü tüccara 5500 TL/ton fiyatından satmak zorunda kaldığına dikkat çekti. Başkan Kurt, bu duruma üreticinin tepkisiz kalmasını anlamadığını ifade etti.
Türkiye’de Et-Süt Krizi Ve Eskişehir’e Yansımaları Çalıştayı sonuç bildirgesi ise şöyledir:
1- Kırsal alanda genç işgücünün her gün azalması bitkisel ve hayvansal üretim önündeki en büyük engeldir. Genç nüfusun kırsalda istihdam edilmesi ile ilgili politikalar ve destekleme programlarının yapılması gereklidir.
2- Et ve Süt üretiminde tarımsal desteklemeler düzgün planlanmadığı için, sürdürülebilirlik sağlanamamaktadır. Zaman zaman talep karşılanamamakta, bu sorun canlı hayvan ve karkas et ithal edilerek kısa vadeli çözülmektedir. Günü kurtarmak için yapılan bu ithalatlar kırmızı et üretimimize devlet eliyle vurulan darbedir. Kırmızı et sektöründe arz – talep dengesi analiz edilerek zamana yayılı destekleme programları uygulanmalıdır. Havza bazlı hayvansal üretim desteklemesi yapılmalı ve alt yapısı uygun olan işletmelere destek sağlanmalıdır.
3- Et ve Süt üretiminde hayvan refahının sağlanması, besleme, sağım, doğum işlerinin yapıldığı ortamların temiz olması verimliliği direkt olarak etkilediği için büyük önem arz etmektedir.
4- Et ve Süt üretimi yapan işletmelerin küçük ölçekli ve sayısının çok fazla olması kontrol edilmesini güçleştirmektedir. Özellikle süt üretimi yapan işletmelerin süt kalitesi ve sağım alanlarının temizliği bakımından denetlenmesi tüketici açısından da önemlidir.
5- Et ve Süt üretiminde hedef sadece kendi kendimizi beslemek olmamalı, mutlaka ihracat hedefli üretim planlanmalıdır.
6- Et ve süt üretiminde en önemli girdilerden olan kesif yem üretiminin ülkemiz içinde yapılması için teşvikler hazırlanmalıdır.
7- Ülkemizin coğrafi koşullarına uygun et ve süt anaçlarının, ülkemizde yetiştirilmesi, geliştirilmesi teşvik edilmelidir.
8- Büyükbaş besi ve küçükbaş üretiminde belirleyici olan meralarımızın ıslahı konusunda yapılan çalışmalar daha fazla bütçeler ayrılarak sürdürülmelidir.